-
1 çok iri
whopping (n.) -
2 çok iri
инышхо -
3 koskocaman
1. أبجر [أَبْجَر]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam2. بدين [بَدِين]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam3. جبار [جَبَّار]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam4. جريم [جَريم]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam5. جسام [جُسَام]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam6. جسيم [جَسِيم]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam7. هائل [هائِل]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam -
4 kocaman
1. بدين [بَدِين]Anlamı: çok iri, koca2. جريم [جَريم]Anlamı: çok iri, koca3. جسام [جُسَام]Anlamı: çok iri, koca4. جسيم [جَسِيم]Anlamı: çok iri, koca5. ربيل [رَبِيل]Anlamı: çok iri, koca6. سمين [سَمِين]Anlamı: çok iri, koca7. شحيم [شَحِيم]Anlamı: çok iri, koca8. ضخم [ضَخْم]Anlamı: çok iri, koca -
5 جسام
جُسَام1. kalınAnlamı: etli, dolgun2. toramanAnlamı: iri yapılı3. kocaAnlamı: kocaman4. etliAnlamı: eti çok olan, şişman5. azmanAnlamı: çok gelişmiş, kerestelik tomruk6. koskocamanAnlamı: çok büyük, çok iri, muzzam7. sarmanAnlamı: azman, iri8. cüsseliAnlamı: iri yapılı, iri gövdeli, iri yarı insan9. iri yarıAnlamı: iri yapılı10. hırboAnlamı: iri yarı (kimse)11. kocamanAnlamı: çok iri, koca12. semizAnlamı: şişman13. vücutluAnlamı: şişman14. ızbandutAnlamı: iri yarı adam15. büyük16. cesametliAnlamı: kocaman, iri olan kimse17. besiliAnlamı: semiz, semirtilmiş -
6 جسيم
Iجَسِيم1. toramanAnlamı: iri yapılı2. kalınAnlamı: etli, dolgun3. kocaAnlamı: kocaman4. azmanAnlamı: çok gelişmiş, kerestelik tomruk5. sarmanAnlamı: azman, iri6. koskocamanAnlamı: çok büyük, çok iri, muzzam7. etliAnlamı: eti çok olan, şişman8. iri yarıAnlamı: iri yapılı9. cüsseliAnlamı: iri yapılı, iri gövdeli, iri yarı insan10. hırboAnlamı: iri yarı (kimse)11. kocamanAnlamı: çok iri, koca12. semizAnlamı: şişman13. ızbandutAnlamı: iri yarı adam14. vücutluAnlamı: şişman15. büyük16. cesametliAnlamı: kocaman, iri olan kimse17. besiliAnlamı: semiz, semirtilmişIIجُسَيْم1. parçacık2. partikülAnlamı: parçacık -
7 muazzam
1. أغر [أَغَرّ]Anlamı: çok iri, koskoca2. سني [سَنِيّ]Anlamı: çok iri, koskoca3. محترم [مُحْتَرَم]Anlamı: çok iri, koskoca4. معظم [مُعَظَّم]Anlamı: çok iri, koskoca5. مفخم [مُفَخَّم]Anlamı: çok iri, koskoca6. مقدس [مُقَدَّس]Anlamı: çok iri, koskoca7. مكرم [مُكَرَّم]Anlamı: çok iri, koskoca -
8 جريم
جَريم1. toramanAnlamı: iri yapılı2. kalınAnlamı: etli, dolgun3. kocaAnlamı: kocaman4. etliAnlamı: eti çok olan, şişman5. azmanAnlamı: çok gelişmiş, kerestelik tomruk6. sarmanAnlamı: azman, iri7. koskocamanAnlamı: çok büyük, çok iri, muzzam8. cüsseliAnlamı: iri yapılı, iri gövdeli, iri yarı insan9. hırboAnlamı: iri yarı (kimse)10. günah11. günahkârAnlamı: günah işlemiş, günahlı olan12. kocamanAnlamı: çok iri, koca13. semizAnlamı: şişman14. ızbandutAnlamı: iri yarı adam15. kıyacıAnlamı: cinayet işleyen kimse (cani)16. büyük17. cesametliAnlamı: kocaman, iri olan kimse -
9 ضخم
IضَخَّمَabartmakAnlamı: bir şeyi olduğundan büyük veya çok göstererek anlatmak, mübalağalı etmekIIضَخُمَirileşmekAnlamı: iri duruma gelmekضَخْم1. dolgunAnlamı: şışman, balık etinde2. yağlıAnlamı: besili, semiz3. toramanAnlamı: iri yapılı4. etliAnlamı: eti çok olan, şişman5. iriceAnlamı: iriye yakın6. zebellaAnlamı: çok iri yarı kimse7. iri yarıAnlamı: iri yapılı8. gövdeliAnlamı: iri yapılı olan9. iriAnlamı: aşırı büyüklüğü olan10. göbekliAnlamı: karnı yağlanıp şişmanlamış11. kocamanAnlamı: çok iri, koca12. kocaAnlamı: büyük, geniş, iri13. semizAnlamı: şişman14. şişkinAnlamı: şişmiş15. ızbandutAnlamı: iri yarı adam16. alâmet17. besiliAnlamı: semiz, semirtilmiş -
10 بدين
بَدِين1. kalınAnlamı: etli, dolgun2. kocaAnlamı: kocaman3. koskocamanAnlamı: çok büyük, çok iri, muzzam4. etliAnlamı: eti çok olan, şişman5. sarmanAnlamı: azman, iri6. azmanAnlamı: çok gelişmiş, kerestelik tomruk7. iri yarıAnlamı: iri yapılı8. kocamanAnlamı: çok iri, koca9. semizAnlamı: şişman10. vücutluAnlamı: şişman11. ızbandutAnlamı: iri yarı adam12. topluAnlamı: vücutça dolgun13. besiliAnlamı: semiz, semirtilmiş14. cesametliAnlamı: kocaman, iri olan kimse -
11 zebella
1. ربيل [رَبِيل]Anlamı: çok iri yarı kimse2. سمين [سَمِين]Anlamı: çok iri yarı kimse3. شحيم [شَحِيم]Anlamı: çok iri yarı kimse4. ضخم [ضَخْم]Anlamı: çok iri yarı kimse5. لحم [لَحِم]Anlamı: çok iri yarı kimse6. لحيم [لَحِيم]Anlamı: çok iri yarı kimse -
12 أبجر
أَبْجَر1. kalınAnlamı: etli, dolgun2. sarmanAnlamı: azman, iri3. azmanAnlamı: çok gelişmiş, kerestelik tomruk4. koskocamanAnlamı: çok büyük, çok iri, muzzam5. etliAnlamı: eti çok olan, şişman6. karınlıAnlamı: karnı büyük ve çıkık olan7. hırboAnlamı: iri yarı (kimse)8. göbekliAnlamı: karnı yağlanıp şişmanlamış9. tıkızAnlamı: yağlı, dolgun10. semizAnlamı: şişman11. topluAnlamı: vücutça dolgun12. besiliAnlamı: semiz, semirtilmiş13. cesametliAnlamı: kocaman, iri olan kimse -
13 جبار
جَبَّار1. koskocamanAnlamı: çok büyük, çok iri, muzzam2. buyurganAnlamı: despot, diktatör3. mütehakkimAnlamı: zorbalık eden4. müstebitAnlamı: zorba, despot5. kuvvetliAnlamı: gücü çok olan6. azılıAnlamı: azgın, gözü bir şeyden yılmayan7. azametliAnlamı: ulu, çok büyük, gururlu, görkemli8. mağrurAnlamı: kurumlu gururlu9. derebeyi10. cüsseliAnlamı: iri yapılı, iri gövdeli, iri yarı insan11. kudretliAnlamı: güçü olan, güçlü12. kibirliAnlamı: kendini büyük gören13. otokrat14. diktatör15. despotAnlamı: müstebit, zorba -
14 ربيل
رَبِيل1. yağlıAnlamı: besili, semiz2. dolgunAnlamı: şışman, balık etinde3. etliAnlamı: eti çok olan, şişman4. zebellaAnlamı: çok iri yarı kimse5. tombalakAnlamı: kısa boylu, şişman6. yumukAnlamı: tombul7. gövdeliAnlamı: iri yapılı olan8. göbekliAnlamı: karnı yağlanıp şişmanlamış9. kocamanAnlamı: çok iri, koca10. tıkızAnlamı: yağlı, dolgun11. tombulAnlamı: şişman12. semizAnlamı: şişman13. ızbandutAnlamı: iri yarı adam14. besiliAnlamı: semiz, semirtilmiş -
15 سمين
سَمِين1. yağlıAnlamı: besili, semiz2. dolgunAnlamı: şışman, balık etinde3. etliAnlamı: eti çok olan, şişman4. gövdeliAnlamı: iri yapılı olan5. zebellaAnlamı: çok iri yarı kimse6. yumukAnlamı: tombul7. göbekliAnlamı: karnı yağlanıp şişmanlamış8. kocamanAnlamı: çok iri, koca9. semizAnlamı: şişman10. tıkızAnlamı: yağlı, dolgun11. tombulAnlamı: şişman12. şişkinAnlamı: şişmiş13. ızbandutAnlamı: iri yarı adam14. topluAnlamı: vücutça dolgun15. besiliAnlamı: semiz, semirtilmiş -
16 شحيم
شَحِيم1. yağlıAnlamı: besili, semiz2. dolgunAnlamı: şışman, balık etinde3. etliAnlamı: eti çok olan, şişman4. gövdeliAnlamı: iri yapılı olan5. yumukAnlamı: tombul6. tombalakAnlamı: kısa boylu, şişman7. zebellaAnlamı: çok iri yarı kimse8. göbekliAnlamı: karnı yağlanıp şişmanlamış9. kocamanAnlamı: çok iri, koca10. tombulAnlamı: şişman11. tıkızAnlamı: yağlı, dolgun12. semizAnlamı: şişman13. şişkinAnlamı: şişmiş14. ızbandutAnlamı: iri yarı adam15. topluAnlamı: vücutça dolgun16. besiliAnlamı: semiz, semirtilmiş -
17 big
adj. büyük, kocaman, iri kıyım, iri, çok, iri yarı, önemli, yüce, kapı gibi (Argo)————————adv. büyük, çok, fazla, övünerek, yüce gönüllükle* * *büyük* * *[biɡ]1) (large in size: a big car.) büyük2) (important: a big event.) önemli, büyük•- big game -
18 لحم
لَحِم1. dolgunAnlamı: şışman, balık etinde2. yağlıAnlamı: besili, semiz3. etliAnlamı: eti çok olan, şişman4. zebellaAnlamı: çok iri yarı kimse5. gövdeliAnlamı: iri yapılı olan6. göbekliAnlamı: karnı yağlanıp şişmanlamış7. semizAnlamı: şişman8. şişkinAnlamı: şişmiş9. şişmanAnlamı: şişko, mülahham10. besiliAnlamı: semiz, semirtilmiş -
19 لحيم
لَحِيم1. dolgunAnlamı: şışman, balık etinde2. yağlıAnlamı: besili, semiz3. etliAnlamı: eti çok olan, şişman4. zebellaAnlamı: çok iri yarı kimse5. gövdeliAnlamı: iri yapılı olan6. göbekliAnlamı: karnı yağlanıp şişmanlamış7. semizAnlamı: şişman8. tombulAnlamı: şişman9. tıkızAnlamı: yağlı, dolgun10. şişkinAnlamı: şişmiş11. besiliAnlamı: semiz, semirtilmiş -
20 dev
1. غول [غُول]2. عملاق [عِمْلاق]
См. также в других словарях:
iri iri — sf. Büyük, çok iri … Çağatay Osmanlı Sözlük
izbandut gibi — çok iri, cüsseli (erkek) Elin izbandut gibi herifiyle dövüşür müyüm? M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
manda gibi — çok iri ve hantal … Çağatay Osmanlı Sözlük
yarma gibi — çok iri yarı (kimse) … Çağatay Osmanlı Sözlük
bakla kadar — çok iri (böcek) … Çağatay Osmanlı Sözlük
dağ (veya dağlar) gibi (veya kadar) — 1) çok büyük, çok iri, çok güçlü Bizim de kalbimizi kımıldatır yerinden / Toprağa diz vuruşu dağ gibi bir zeybeğin. F. N. Çamlıbel 2) pek çok Bende bu hikâyelerin dağlar gibi dosyaları var. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
dev — is., Far. dīv 1) Korkunç, çok iri ve olağanüstü güçlü masal yaratığı 2) sf. Olağanüstü irilikte olan Dev vücudu içinde bir genç kız hassasiyeti taşıyor. Y. Z. Ortaç 3) sf., mec. Çok büyük, çok önemli Dev şirketler. Dev bir yazar. Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
manolya — is., bit. b., Fr. magnolia 1) Manolyagillerden, yaprakları almaşık, iri ve parlak yeşil renkte bir süs ağacı (Magnolia grandiflora) 2) Bu ağacın çok iri, beyaz ve limon kokusunda güzel çiçeği … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayçiçeği — is., bit. b. 1) Birleşikgillerden, sarı renkli çiçeği çok iri olan, yurdumuzda çok yetiştirilen bir bitki, gün çiçeği, günebakan, gündöndü (Helianthus annuus) 2) Bu bitkinin yağ çıkarılan ve çerez olarak da yenilen tohumu Birleşik Sözler ayçiçeği … Çağatay Osmanlı Sözlük
koskocaman — sf. 1) Çok büyük, çok iri, muazzam O sıralarda insana hayret verecek kadar koskocaman ve sapsarı bir ay fırladı. Halikarnas Balıkçısı 2) Geniş, büyük, kalabalık Size bu koskocaman şehirde yalnız, yapayalnız olduğunu söyler. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
muazzam — sf., Ar. muˁaẓẓam 1) Çok büyük, çok iri, koskoca, koskocaman Muazzam, biraz da esrarlı, karanlık, eski bir konaktaydı. H. E. Adıvar 2) Alışılmışın sınırlarını aşan 3) mec. Güçlü, önemli Fakat muazzam hakikatlere karşı göz yumanlardan değilim. A.… … Çağatay Osmanlı Sözlük